Koçlukta bizim odağımız bütün olarak; İnsan. Bu nedenle Beden-Zihin-Ruh üçlüsünün üzerinde koçluk yöntemleriyle beraber Kozmoenerjiden de faydalanarak dengeleme ve bütünleme çalışmaları yaparak kalıcı sonuçlar elde ediyoruz.
Dengeleme ve bütünlemeden kasıt; İnsan’ın bedensel-zihinsel-ruhsal fonksiyonlarını doğal işleyişine döndürmek anlamına gelir.
Bedenimizdeki tüm organların tıpkı duygusal, zihinsel ve ruhsal durumumuz gibi doğal/sağlıklı bir işleyiş durumuna sahiptir. Bu durumun dışına çıktığımızı hissetmeyip duruma devam edersek, fiziksel bedende meydana gelen ağrı veya rahatsızlık dikkatimizi o noktaya çekmeye çalışır.
Koçluk, danışanların yaşamını bir bütün –fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal- olarak gözlemler ve geçici çözümler yerine fiziksel bedenin ötesinden gözlemleyerek, sorunun kaynağına gider ve onu doğal dengesine kavuşmak için kalıcı çözümler arar.
Ruh, bedene yaşama gücü sağlarken, dolaylı olarak bizi yönlendirir, davranış ve eylemlerimizi fiziksel formda realiteye dönüştürür. Ruhu harekete geçiren sevgi, bilgelik
Zihin, bir sonraki kademe olarak beden ve ruh arasındaki interaktif mekanizmadır. Duyguları ruh dilinde filtreden geçirerek kaydeder. Ayrıca bedenin sinir sistemi tarafından üretilen sinir empulsleri da kaydeder. Zihin – beden, Zihin – ruh arasındaki iletişim kalitesi tamamen zihin control yeteğimizle orantılıdır. Zihin istenilen düzeyde ve biçimde çalışıyorsa, meditative, öz-farkındalık sahibi ve odaklıdır. Bu aşamada 2 seçeneği var: ya duyguları bloke eder veya onları dinler. Zihin Berrak ise, onları dinler/dinleyebilir.
Beden ise zihin ve ruhun dış kabuğudur. Bedenin sağlığı ve yaşam kalitesinin artması için için uyku, beslenme, doğru çevre ve egzersiz şart.